Nasıl oldu, ne ara vardık oralara kadar hiç anlamadım. Öylesine bir kaç tur atalım diye çıkmıştık evden, Kızılcahamam'ı gördüm en son, gerisini takip edemedim pek. :)
Abant'mı Yedigöller'mi Sapanca'mı derken bir baktım Yalova'dayız.
Gezgin ruhumuza engel olamadığımız, ani gezilerimizden biri daha.
Yabancısı olduğumuz yerler değil, eşim daha önce iş sebebiyle bulunmuştu, ben de yine bir yerlerden dönerken görmüştüm buraları.
Keşif oldu tabi böyle aniden olunca. Aslı ilerde tekrarlanmak üzere Yalova-Armutlu-Gemlik-Eskişehir turu başlasın...
Yalova'nın şirin dolmuşları. Sadece pembe değil her renkten olabilir bence, çok güzel düşünülmüş, renge ihtiyacımız var...
Gemlik'te telefonların şarjı bitti, şarj aleti bulalım, iftar için bir şeyler alıp güzel bir yerde orucumuzu açalım derken vakit geldi geçti. Kendimize sözümüz var, bir daha ki sefere bu küçük koyda bir piknik yapılacak.
Meleğim yok bu fotoğraflarda çünkü uyuyor. Tabi ki mecburen tekrar gideceğiz o da görsün buraları.
Dönüş yolu aynen geri dönüş olmasın diye Eskişehir üzerinden geldik Ankara'ya. Ramazan ayında, Eskişehir'in Bağlar'ın da, gecenin 2'inde pek istediğimizi bulamadık ama sağlık olsun. Bir gezi maceramızda böylece son buldu. Yeni maceralarda görüşmek dileğiyle. :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder